Hazine'den 4 Milyar Dolarlık Tahvil ve Kira Sertifikası İhracı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, finansman programı kapsamında dolar cinsi sabit kuponlu devlet iç borçlanma senedi (DİBS) ve kira sertifikası ihracına çıktı. Toplamda 4 milyar 112 milyon 454 bin dolar tutarında teklif gelirken, bu tekliflerin tamamı karşılandı.

Tahvil ve Kira Sertifikası Ayrımı

Gerçekleşen ihraçta 3 milyar 989 milyon 36 bin dolarlık kısmı devlet tahvili, 123 milyon 418 bin dolarlık kısmı ise kira sertifikası olarak satışa sunuldu. Böylelikle yatırımcıların farklı finansal enstrümanlara erişimi sağlanmış oldu.

Valör ve İtfa Tarihleri

Söz konusu tahvil ve kira sertifikaları, 22 Ağustos 2025 valörlü olarak ihraç edildi. İtfa tarihi ise 21 Ağustos 2026 olarak belirlendi.

Bankalara Bilgi İletimi

DİBS ve kira sertifikası almaya hak kazanan bankalara satış tutarları, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Ödeme Sistemleri İhale Sistemi üzerinden iletilecek.

Yatırımcı Talebi Güçlü

İhraca gelen yoğun talep, Türkiye’nin borçlanma piyasalarına olan ilginin sürdüğünü ortaya koydu. Hazine’nin uluslararası yatırımcılarla kurduğu güven ilişkisi, dolar cinsi ihraçlara olan katılımı artırıyor.

Kısa Vadeli Finansman Stratejisi

İhraç edilen tahvil ve kira sertifikalarının 1 yıl vadeli olması, Hazine’nin kısa vadeli borçlanma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor.

Kira Sertifikasının Önemi

Faizsiz finansal enstrümanlardan biri olan kira sertifikaları, özellikle katılım bankacılığı ve İslami finans prensipleri çerçevesinde yatırım yapmak isteyen kurumlar tarafından ilgi görüyor.

Hazine’nin Finansman Programı

2025 yılı borçlanma stratejisinde dış piyasalara açılımın artırılması hedeflenirken, hem dolar hem de euro cinsi borçlanma araçlarının devreye alınacağı daha önce duyurulmuştu.

Küresel Piyasalar Açısından Anlamı

ABD’de faiz beklentilerinin yüksek seyrettiği bir dönemde yapılan bu ihraç, Türkiye’nin borçlanma maliyetleri açısından da dikkat çekici bir gelişme oldu.

Yatırımcı Çeşitliliği

Tahvil ve kira sertifikası ihalelerine gelen talepler, yalnızca yerel değil uluslararası yatırımcıların da Türkiye piyasasına olan ilgisini gösteriyor.